CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, önceki dönem Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, CHP Ereğli İlçe Başkanı Şerif Sertan Ocakcı, belediye meclis üyeleri ve parti yöneticileri, referandum çalışmaları kapsamında Terzi, Bayat ve Sücüllü köylerinde vatandaşlarla bir araya geldi.
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Sücüllü köyünde yaptığı konuşmada, daha önce de bu bölgede görüşlerini anlattığını belirterek, “Bunu bir seçim gibi algılamayalım. Bunan altını özellikle çiziyorum, bu bir halkoylaması. Herkesin gönlünde bir parti var. O gider seçim zamanı partisine oyu verir. Seçim zamanı 2019’da herkes partisine oy versin. Ama bu halkoylaması” diye konuştu.
Demirtaş şunları söyledi:
“Başkanlık sistemiyle yönetilen dünyada şu anda 46 ülke var. 45 tanesi dünyanın en geri ülkeleri. Bir tanesi başarılı o da Amerika Birleşik Devletleri. İdari yapı olarak eyaletlere ayrılmış. Küçük devletçiklerdir onlar. Kuzey Güney savaşı yapmışlar ikiyüz elli yıl önce. Bundan sonra barış imzalayıp bu federatif yapıyı kurmuşlar. Sert bir kuvvetler ayrılığı öngören, yasama, yürütme ve yargının keskin şekilde ayrıldığı bir sistem kurmuşlardır. Başkanın yetkileri vardır ama meclisi fesih yetkisi yoktur. Bütçe yapma yetkisi yoktur. Kongreyi denetleme yetkisi yoktur. Yargı başkana diz çöktürebilir. Trump’a yaptılar. Altı Müslüman ülkenin vatandaşı giremez dedi, bir yargıç çıktı hayır bu yanlış dedi, yürütmeyi durdurdu. Bizde başkana bir eyalet kurma yetkisi veriliyor. Federatif yapı kurma yetkisi veriliyor. Barzani, Ankara’da Kürdistan bayrağı çekildiyse, Barzani Kürt aşiretleri üstünden evet için çalışıyorsa, Barzani Türkmen kenti Kerkük’e bayrağını diktiyse bunun sonucunda federatif yapı kurma gayreti vardır. Bizde federatif yapı bölünmeye yol açar.
Referandumun iki tarafı var. Bir tarafta evet yazıyor, öbür tarafta hayır yazıyor. Bizi ‘hayır verenler terörist, şu da onun yanında, bu da onun yanında’ dediler. Hayır veren teröristse yasaklasınlar Hayır vermeyi, hepimiz evet atalım. Bize göre evet veren de, hayır veren de vatanseverdir. Demokratik haktır bu. Biz istiyoruz ki vatandaşlarımız Hayır’ı tercih etsin, Türkiye’nin hayrına olan Hayır çıkarsa olur diye düşünüyoruz.”
POSBIYIK: “ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ İÇİN”
Önceki dönem Belediye Başkanı Hali Posbıyık, belediye başkanı olarak değil, bir vatandaş olarak görüşlerini anlatacağını dile getirerek şunları söyledi:
“Tek insana yetki verilmesi kadar kötü bir şey yok. Muhtarın yanına azaları veriyorlar, tek başına iş yaparsa yanlış yapar diye. Beni seçerken tek başıma seçmediler, yanıma 31 tane meclis üyesi verdiler. Tek başına görev yapmak kandırılmaya, tehdit edilmeye müsait olmak demektir. Sömürgeci ülkeler kendi çıkarları için ülkeyi mahvetmek için bekliyorlar. O yüzden mutlak suretle çoğulculuktan vazgeçmememiz gerekiyor, çocuklarımızın geleceği için mutlak surette Hayır’a mührü basmamız gerekiyor.
Tüm partiler ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak ister. AK Partili şu sokaktan gidersek ülke daha iyi noktaya gelir der, CHP’li bu sokaktan gidersek ülke daha iyi bir noktaya gelir der. Bizim için tüm partiler muteberdir. Hepsi ülkeye hizmet için var. Ama bu seçimde ne parti başkanını, ne başbakanı seçiyoruz. 16 Nisan’da Hayır çıktığında, başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan yine görevinin başında olacak. Bizim böyle bir meselemiz yok. Bizim hiçbir beklentimiz yok, beklentimiz çocuklarımız ve torunlarımızın müreffeh bir ülkede, güvenlik içinde yaşaması.”
Değişikliğin cumhurbaşkanına yeni idari birimler kurma yetkisi verdiğini dile getiren Posbıyık, “bu eyalet demektir” dedi.
“MADDELER ARASINDA HALKA DAİR BİR ŞEY YOK”
CHP İlçe Başkanı Şerif Sertan Ocakcı, 16 Nisan’da oylanacak referandumun içeriğinde, toplumun sorunlarına ilişkin bir şey bulunmadığını savundu.
Ocakcı şöyle konuştu:
“Göç, açlık, ekonomik sorunlar, işsizlik varken biz neyi oyluyoruz? Bir kişiye verilecek yetkileri oyluyoruz. Yandaş kanallar ‘Gözün aydın Türkiye 17 Nisan’da her şey yoluna girecek’ diyor. Bu kanun 2019’da yürürlüğe girecek, 16 Nisan’da değil. Bir gecede bundan kurtulmak mümkünse niye oylama yapıyoruz? Güçlü Türkiye, O Türkiye, bu Türkiye diyorlar. Sadece slogan. Tv ekranlarında evet diyenin neden evet dediğini satır satır açıkladığını gördünüz mü? Var olanı değil, var olmayanı açıklıyorlar.
Bu anayasa maddeleri içinde bize dair, size dair, ekonomiye dair, idama dair hiçbir madde yok. 18 maddenin 18’i de bir kişiyi saltanatını ilan ettiğinde korumak kollamak için ortaya konmuş bir anayasa değişikliği. Var diyeniniz varsa ben de evet atacağım ama 18 maddenin içinde bize dair bir şey yok. 80 milyonun geleceğine dair bir cümle olmayan bir anayasa oynayacağız. Emeklilere hak, atalım atamazsınız. Bu anayasa beraberinde sözleşmeli personeli, taşeronu getirecek. Anayasa metninde insanların sosyal sigortası, sağlıkla, işsizlikle, gelecekle ilgili bir şey var mı, ekonomi var mı. Yok. Eee, ne var içinde. Onu söylememek için sloganlar üretiyorlar. Milleti güçlü olmayan bir ülke güçlü olur mu? Güçlü Türkiye, siz, biz, eşit şartlarda insanca yaşadığımızda güçlü olur.”
“EV SAHİBİSİNİZ”
Sücüllü Köyü Muhtarı Hasan Kural da “Sizleri misafir olarak değil ev sahibi kabul ediyoruz, Halil Başkan buranın yerlisi, vekilimiz de köylümüz. Referandum için bilgilendirme için geldiğinizi biliyoruz. Çoğu kişi kararını verse de kararsız arkadaşlarımız var. Sizler bizi bilgilendireceksiniz” diye konuştu.
Demirtaş, Posbıyık ve Ocakcı bir süre vatandaşların sorularını da yanıtladı.