Röportaj : Seyhan DİKAY
Gazeteniz S Rota Haberin bu haftaki röportaj konuğu Ereğli TSOnun kuruluşundan buyana ilk kadın Meclis Başkanvekili seçilerek görevini başarıyla sürdüren işkadını ve Sibels Giyimin sahibi Sibel Demirçin oldu. İş yaşamında 35 yılı geride bırakan Sibel Demirçin, kadınların özgüven, inanç, cesaret ve kararlılıkla hareket etmeleri halinde ilgi duydukları alanda başarılı olacağını tavsiye ederek Ereğlideki ekonomik kriz ve durgunluğun aşılması için,Krizlerden fırsat yaratmak hayal değil deyimi uyarınca seçilmiş, atanmışlarla meslek kuruluşları, STK temsilcilerine seslenerek birlik çağrısı yaptı.
Ereğli lisesinden mezun olduktan sonra 19 yaşında Demokrat Gazetesinde çalışma yaşamına adım atan ardından Keleşler Şirketi ve Erdemirde çalıştıktan sonra 3 yıl önce Sibels Giyim işyerini açarak İşkadını olan Sibel Demirçin 35 yılı bulan çalışma yaşamının öyküsünü sorularımıza yanıt vererek paylaştı. Kadınların iş ve çalışma yaşamında daha fazla yer almalarını savunan ve tavsiyelerde bulunan Sibel Demirçin, Ereğli TSO seçimlerinde meslek grubunda en çok oyu alarak seçilmişti. Meslek Komitelerinin Yönetimi oluşturması nedeniyle TSOda Meclis Başkanvekili olarak seçilince ilçede bir ilki de gerçekleştirdi. TSOnun kuruluşundan buyana ilk bayan olarak TSO Meclis Başkanvekili olmanın onurunu yaşıyor. Global krizin ilçemizde özellikle tersaneler kriziyle kendini göstermesi ve ilçe ekonomisindeki durgunluğun giderilmesi açısından meslek örgütü açısından sorumluluk bilincinde olan Demirçin birlik çağrısında bulundu. TSO Meclis Başkanvekili Demirçinin sorularımıza verdiği yanıtları okurlarımızla paylaşıyoruz.
Sibel Hanım kısaca kendisini tanıtır mısınız?
1969 Kdz.Ereğli doğumluyum, Cumhuriyet İlkokulunda ilk öğrenimi tamamlayıp Atatürk Ortaokulunda orta öğrenimi tamamladım. Ereğli Lisesinden 1987-1988 eğitim döneminde mezun oldum.
İş hayatına ne zaman atıldınız? İlk iş hayatınız nasıl başladı?
1989 yılında Demokrat Gazetesinde çalışmaya başladım. 1990-1991 yılları arasında Keleşler Şirketinde Muhasebe görevlisi olarak çalışma hayatına devam ettim.1992de evlendim.1994-97yılları arasında Erdemirin çeşitli departmanlarda çalıştım. Çocuğumu ailesine, vatana, millete hayırlı bir insan olarak yetiştirilebilmek için 1997 yılında Erdemirden ayrıldım.Çocuğum Üniversiteye başlayana kadar tüm zamanımı çocuğuma ayırdım.2011 yılında Sibels Giyim mağazasını açtım.
Kdz. Ereğli TSO tarihinde ilk kadın meclis üyesi oldunuz? TSO Yönetimine girme düşüncesi nasıl oluştu?
Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) üyeliği ve Yönetiminde daha önce eşim İ.Hakkı Demirçinin çeşitli görevlerde bulunmasından dolayı kısmen yakındım. Fakat dikkatimi çeken bir tablo vardı. Tamamen baylardan oluşan bir yönetim ve Meclis üyeliği gözüküyordu. eşim İ.Hakkı Beye TSO sadece bayların hegomanyasında olan bir STKmıdır ? diye sorduğumda Hakkı Bey (Hayır ama bugüne kadar bayanlar aday olmaya cesaret edemiyorlar) şeklinde cevaplayınca hemen o an karar verdim. TSO seçimlerinde aday olma düşüncemi paylaştığımda Hakkı Beyin,(Emin misin ? kararlı mısın ?) gibi sorularına aday olduğumu ve kararlılığımı söyledim. Eşimin bana destek olarak yanımda yer alacağını ifade etmesiyle seçim sürecim başladı. Hakkı Bey aracılığıyla teklif geldiğinde bayan adayı oluşması için çalışmalar yaparken diğer gruplardan farklı yöntemle aday olduğumuz meslek komitesi grubunda karşımızda iki ayrı grup olmasına rağmen açık ara fark ile seçimi kazandım. Burada esas olan başarmak için elinden geleni yapacaksın. Cesaret, inanç ve kararlılıkla istediğin hedefin üstüne gider ve Allah nasip ederse olursun.
Kadın bir girişimci olarak iş hayatında ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Kadın girişimci olarak ben şansıma hiç bir zorlukla karşılaşmıyorum.Çünkü kendime güvendiğimden hiçbir engel benim için zorluk demek değildir. Sadece aşılması gereken engel olarak görürüm.
Kadınların iş hayatında daha fazla yer alması için neler yapmaları gerekir?Ne tavsiye edersiniz?
Kadınların iş hayatında daha fazla yer almaları için öncelikle kendilerine olan öz güvenlerini geliştirmeleri gerekir. Çevrelerinde kim ne şekilde engel olmak istese bile kendi doğruları doğrultusunda inandıkları iş konusunda cesaret ve inanç gerekir. Hedeflerini doğru belirlemeleri, aynı zamanda sevebilecekleri iş dalını seçmeleri ve seçtikleri iş dalı ile ilgili eğitim alıp, uzmanlaşma yolunda ilerlemelerini tavsiye ederim. Ayrıca, acımasız rekabet koşulları ile nasıl mücadele edebileceklerini uzman iş eğitimlerinden ders alabilecekleri gibi, İşkur- KOSGEB ve Halk Eğitim Müdürlüğünün çeşitli kurslarına katılarak günün koşullarına göre nasıl çalışmaları ve nasıl rekabet edilmesi gerektiğini öğrenmelerini tavsiye ederim.
Kendi sektörünüzün Ereğlide ki durumu hakkında bilgi verir misiniz?
Tekstil sektörü Ereğlide gelişim göstermekte. Fakat henüz hak ettiği yere gelememiş durumda. Kurumsal markalar son yıllarda Ereğlide mağazalarını açmalarına rağmen çoğu marka henüz Ereğliye girmediler. Bunun sebebi de tekstil sektörünün nüfus ve Pazar payı ile doğru orantısıdır. Ereğlide tekstil sektöründe bizim gibi yerel markalar, esnaf, küçük mağazalar kurumsal firmalarla tek başına rekabet edemezler. Ama çok isterler ise bunu başarabilirler. Bunun yolu güç, emek ve sermaye bileşimi ile olur. Örneğin en basiti tedarik şirketi kurup mal alımlarını tedarik şirketi üzerinden toplu alım yaparak alış maliyetlerini çok aşağıya çekerek rekabet koşullarını oluşturabilirler. Tabi ki işin özü tam anlamıyla kollektif olabilmektir. Toplumumuzda kurumsal ortaklık kültürünü oluşturmak kolay değil. Kişisel davranıldığı için bu kültür gelişemiyor. Bu kültürü geliştirebilmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bu güç birliğinin oluşturulması birleşme kültürünün zorunluluğu görüldükçe gerçekleşeceğini ümit ediyorum.
Kadınlar siyaset STKlarda yeterince yer alamıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Kadınların siyaset ve STKlarda daha fazla yer alarak ülke yönetiminde söz sahibi olmaları için hangi adımlar atılmalı?
Kadınlar siyasette ve Sivil Toplum Kuruluşlarının yönetimlerinde yeterince yer almıyorlar ise bu bana göre kadınların kendilerine özgüveni ile ilgili ya da kendini ifade edemeyeceğini düşündüğündendir. Çoğu ülkelere göre Türkiyede kadına daha fazla değer veriliyor. Çünkü bizim toplumumuzda kadın önce ana sonra bacı, kardeş, eş ve evlat olarak yer alıyor. Kadınlarımıza her yaşta sevgi, saygı ve öncelik tanınır. Bunu bugüne kadar siyasette, STKlar da gördük. Kadın Başbakan, Bakan, Milletvekili, Belediye Başkanları oldu. STKların yönetimlerinde çeşitli görevlere geldiler ama daha fazla yer alabilmeleri için daha fazla emek sarf etmeleri gerekir. Cesaret, yapabileceğine inanmak gerekir.Toplumumuzda bir çok örneği, bölgemizde, ülke yönetiminde yer alabilen bir çok değerli kadınlar var. Tabi ki daha fazla olmamız gerekir. Kadınların ilk adımlarını atmaları gerekiyor. Bir işe başlamak bitirmenin, başarmanın yarısıdır. Toplumda hangi makam ve mevkiden rahatsız iseniz, eleştirebiliyorsanız oraya talip olmanız gerekir. Gördüğünüz yanlışlıkları düzeltmek için taşın altına elinizi koymanız gerekir.
Ereğli TSOda bir anlamda da kadın girişimcilerin temsilcisi konumundasınız. Kadın girişimcilerle ilgili projeleriniz var mı? Neler yapmayı planlıyorsunuz?
Ticaret ve Sanayi Odasında sadece kadın girişimcileri temsil etmiyorum, meslek grubunda ki tüm girişimcileri ve aynı zamanda bütün sektörlerin sorunlarının sorumluluğunu taşıyoruz. TSOda seçilmiş olan tüm meclis üyesi arkadaşlarımızda aynı sorumluluğu taşıdığından eminim. Çünkü Meclis toplantılarında da şu sektör bu sektör gibi ayrımcılıklar yapılmıyor. Tüm sektörler temsil edildiği gibi tüm sektörlerin sorumluluğu doğrultusunda genel çözümler üretilmeye çalışılıyor.
Hem TSO Meclis Başkanvekili hem de kadın bir girişimci olarak Ereğli ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Başlıca ekonomik sorunlarımız nelerdir? Ereğlinin ekonomik anlamda daha fazla gelişmesi ,sıkıntıların ortadan kaldırılması için neler yapılmalı?
Ereğli ekonomisinin dünya ekonomisinde 2008 yılında başlayan global krizden etkilenmemesi mümkün değil. Dikkatinizi çekti mi? Bilmem ! Daha önce ülkemizde olan krizlerden Ereğli fazla etkilenmezdi. Bunun sebebi ise Ereğli ekonomisinin ana dinamikleri Erdemirin yassı mamülü. Erdemirin nihai mamülünün büyük çoğunluğu ihracata yönelikti. Gemi sanayinin de büyük bir miktarı dış pazardan beslendiği için ülke içinde ki krizlerden etkilenmezdi. Global krizde Türkiyede en çok etkilenen bölge ilçemiz oldu. Aşılamayacak hiçbir kriz yoktur. Krizlerde hangi bölgeler , hangi sektörler krize girmiş ? Analizini doğru ve sağlıklı yapmak gerekir. Bizim yaşadığımız bölgede dış pazara bağımlı olan sektörler krizde olduğuna göre durumu fırsata çevirmek ve krizden çıkmak hayal değil. Sadece ilçemizde seçilmişler, atanmışlar amaç birliği yaptıklarında her şey bir anda değişmeye başlar. Sivil Toplum Kuruluşlarında seçilmişlere ve bölgemizde atanmışlara sesleniyorum, İvedi bir şekilde İlçemiz için taraf olmaları bir kenara bırakıp İlçe ekonomisini ve sosyal yapısını daha iyi koşullara getirebilmek için BİRLİK çağrısı yapıyorum.
Bundan sonraki hedefiniz nedir?
Şahsımın bundan sonra ki hedefi kamuoyunun uygun görebileceği Sivil Toplum Kuruluşlarında görev alabilirim. Kamusal alanlarda hizmet etmek gönül işidir.
Seçilmişlerin seçildiği makamdan güç almaması gerekir, idealist seçilmişler makamlara güç verirler, Allah nasip eder ise gelecek dönemde TSOda meclis üyeliği için çalışmayı düşünüyorum. Çünkü bölge ekonomisi değişim sürecini giriyor. Bu süreçte bölgemizin hak ettiği yerini alabilmesi için şahsımın, ekip arkadaşlarımla ortak yapmayı planladığımız projeler var. Zamanı geldiğinde uygulamaya geçmemiz gerekiyor. Hedef daima ileri olmalı fakat elinden geleni yaparsın. Sonrası nasiptir.
Seyhan Hanım size de ayrıca teşekkür ediyor, Gazetenizin yayın hayatında başarılar diliyorum.