Röportaj: Seyhan Dikay
Bölgemizin önemli kuruluşlarından olan Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yaşar Tetiker, Gazetemiz aracılığıyla ilçe ekonomisinin canlandırılması, Sanayici ve tedarikçilerin Erdemir ile olan sorunlarının çözümü konularında iddialı açıklamalar yaptı. OSB, Tersaneler, yeni liman projesi ile Erdemir ile olan ilişkilere çözüm önerileri üreten TSO Başkanı Tetiker,Erdemir Tekelini kıracağızdedi.
Ereğli TSO Başkanı Yaşar Tetiker, S Rota Haberin sorularını yanıtladı. Yerel seçimlerin sonuçlarıyla Ereğlide yeni bir dönemin başladığını vurguladı. İlçede yaşanan ekonomik durgunluğun aşılması için ilgililerle seri görüşmeler yaptıklarını söyleyen Tetiker Erdemir ile olan ilişkileri,Kalbin yumuşamasışeklinde nitelendirdi. TSO Başkanı Tetiker ile yaptğımız röportajı okurlarımızla paylaşıyoruz.
Yerel seçim sonucu Ereğlide yeni bir dönemin başlamasına yol açtı.Dün ile bugünü ve yarını nasıl değerlendiriyorsunuz ?
Geçmiş dönemin Belediye Başkanı Halil Posbıyıkı yapmış olduğu hizmetlerden ötürü kendisine teşekkür ederiz. Bu bir yarıştı. İnsanlar belirli makamlara gelir ve tercih edilirler. Daha sonra bu tercih bir başka arkadaşımıza, siyasiye devir edilebilir. Bunlar halkın tercihleridir.Halk böyle tercih etmiş. Yeni Belediye Başkanı da arkadaşımız, yakınımız, sevdiğimiz değerli bir insandır. Kendisine her zaman yardımcı olmaya çalışacağız.Allah muvaffak etsin. Allah herkese hizmet vermeyi nasip etsin, önemli olan insanlara bir şeyler vermektir.
Ereğli son yıllarda ekonomik bir durgunluk yaşıyor. Erdemirin ihtiyacının bir kısmını yöreden karşılayabilmesi girişimini nasıl değerlendiriyorsunuz ?
Birinci olarak bizim sorunumuz karşılıklı gelemememiz, Ereğli TSOda göreve geldiğim günden bugüne kadar yaptığım ziyaretler oldu. İdari Meclisi Başkanlığı nezdinde Sayın Fatih Tar, OYAK Genel Müdürü .Çoşkun Ulusoy ve yeni atanan Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ali Pandır beyefendiye hayırlı olsun ziyaretinde bulundum. Aynı şekilde Erdemir Genel Müdürü Sedat Orhanı ziyaret ettik. Fakat bu ziyaretlerin sonucunda hiçbirisinden iade-i ziyaret göremedik.
Karşılıklı diyalog hadisesi kurulmadığı sürece sancı oluyor. Sancılar doğduğu zaman da bizde dertlerimizi dağlara taşlara anlatacak değiliz. Sizlerle ve kamuoyu ile paylaşıyoruz. Önemli olan burada doğru olan işlere dikkat çekmektir. Doğru yapılan, yanlış yapılan işler var. Çok büyük haksızlıklar var. Skandallar var. Amacımız bunlara dikkat çekmektir. Bunlar benim birinci derecede görevim. Bu işin içerisinde haksız kazanç tabir ettiğimiz bir takım hususlar var. Bunların hepsini alt alta koyduğumuz zaman bu sorunların Erdemir ile karşılıklı ortadan kaldırılması belirli bir diyalogtan , belirli bir uzlaşmadan geçer. Şimdiye kadar bu uzlaşmayı sağlamış değiliz. Ama umutsuzda değiliz. En son Ali Pandır beyefendi göreve geldikten sonra benim ziyaretimden sonra bir randevu talep etmişti. Bizim bu randevuyu vermiş olmamıza rağmen Sayın Pandır, halen daha bekliyoruz. Karşılıklı diyalogla çözülmeyecek hiç bir şey olduğuna inanmıyorum. Yetkililerle bu sorunları çözmemiz gerektiğine inanıyorum. Sorunların ortadan kalkması sadece buradan alışveriş falan etmesi değil. Satış-satın alma ve nakliye ile ilgili çok ağır sorunlar var. Bu ağır sorunların hafifletilmesi lazım
Erdemirden kısa bir zaman içerinde bir beklenti içinde misiniz ?
Tamamen kendilerine kalmış. Ben kendi çalışmalarıma devam ediyorum. Mevzuatlarla ilgili neler yapılabilir, hangi konularda rehabilitasyon yapılabilir, ben meseleleri kendi içimde çözmüşüm. Erdemir ile ilgili olan tarafların birbirleriyle oturup karşılıklı bu sorunların görüşülmesi kalmıştır. Meselelerin ortadan kalkacağına inanıyorum. Umutsuz değilim.
Tersane krizi giderilemedi. Tersanelerin yeniden işlerlik kazanabilmesi açısından örneğin konsorsiyum oluşturarak Savunma Sanayine yönelebilir mi ? Ya da değişik mamül ve hizmet üretebilir mi ? Bu konuda düşünce üretilebilir mi ?
Göreve geldiğimiz günden beri süre gelen bir çalışmadır. Çok güzel bir yere geldik, Milletvekilimiz Prof. Dr. Ercan Candanın da bu işin peşini bırakmaması sonucu başlangıçta tahmil-tahliye çalışmamız şimdiye kadar gerçekleşti. Bu müsaadeyi alacağımızı ümit ediyorum ki son aşamaya geldik.
Bu işlerin oluşması orada bir hareketliliğin başlaması ile doğru orantılı .Tahmil-tahliye ile ilgili bu başlangıcı çözebilirsek daha sonra sizin de dediğiniz gibi bu konularda kendiliğinden gelişecektir. Zaten orada ki tersanelerimizin bir bölümü sipariş almakta güçlük çekmiyorlar. Sipariş karşılığında teminat veremedikleri için cevap veremiyorlar. Bizim görevimizde teminat noktasında bu sorunları çözmek. Sorunları çözerken taktir edersiniz ki Banka Genel Müdürlükleri de burada bir çalışma görmek istiyor.Yani bunlar da bir katma değer görmek, bir oluşum görmek istiyor.28 Nisan 2014 tarihinde Ereğli TSO olarak bütün tersaneci arkadaşlarımızla toplantı yaptık.TSOnun ve tersanelerin hukukçuları müşterek bir çalışma içerisindeler. Yarın, bugün sonuçlanır inşallah.Bütün mesele tersaneleri tekrar canlandırmak, eski günlerine kavuşturmak.
Ereğlinin yeni bir limana ihtiyacı var mı ?
Bazıları Limana ihtiyaç yok derse desin ben taleplere bakarım.Bu Yaşar Tetikerin kendi şahsi meselesi değil .Kendi şahsi Limanım değil. Kendime Liman istemiyorum.
Talep tamamen bizim sanayicimizden gelmiştir. Yapılan tahmil-Tahliye işlerinde Erdemir Limanında karşılaştıkları sıkıntılar var. Bir süre önce buraya Milletvekili miz Prof.Dr. Ercan Candan,Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka, Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Hızırreis Deniz, Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Sevli geldiler. TSOda yaptığımız toplantıda dünyada böyle yüksek fiyattan tahmil-tahliye yapan bir liman olmadığı dile getirildi. Bunu göz ardı edemezsiniz. Bunu Müsteşar yardımcısı söylüyor. En yetkili ağız söylüyor..Bunların hepsini alt alta koyduğumuz zaman burada karşılaşılan zorluklar nelerdir ? En önemli zorluk Erdemir Limanına Boru Profilcilerin gemileri geldiği zaman anlaşma yapıyor. Bu anlaşmada Erdemir diyor ki (Benim gemim geldiği zaman Limanı hemen tahliye edeceksin. Bu anlaşma zaten herşeyi bağlıyor. Erdemirin gemisi geldiği zaman İthalatçı firmanın gemisi dışarı çıkıyor. Demiraja da girse kaç gün olursa olsun, ithalatçı firma buna suskun kalkmak zorunda. Zaten bir şey söyleyemiyor da. A ma bunların bir şey söylememesi, konuşmaması bu olayların üstünün örtülmesi anlamına gelmez.Onların bağlı olduğu bir Oda var. TSOda konular görüşülüyor, görüşüldü.Bu talep geldiği sürece TSO Başkanı da bunları konuşmak zorundadır.
Bizim OSBde imalat yapan İthalat ve İhracat yapan, iştigal eden tüm firmalarımız bizden ne talep ediyor ? OSBye bağlı Liman ihtiyacımız var diyorlar. Bizde bu Liman ihtiyacını bu Tersaneler Bölgesinde oluşturmaya çalışıyoruz. Çözüm noktasında yapacağımız ve yapmakta olduğumuz çalışmalar bu doğrultuda. Bundan da doğal bir şey yok.Burada gelen taleplere mi cevap vereceksiniz yoksa şahsi menfaatlerinize mi cevap vereceksiniz. ?Bunun konuşulması bile yersiz . Bana gelen talepler doğrultusunda bu çalışmaları yaptık. Kaldı ki Tersanelerin kaderini belirlemeniz lazım. Geleceğini kurtarmanız lazım. Ereğlide işsizliğin ortadan kaldırılması, evlatlarımızın teminat altına alınması ile doğru orantılı.Bundan daha güzel bir çalışma olabilir mi? Bu konuda kim ne derse desin kulağımızı tamamen tıkamışım. Ben orada ki talepleri, mağdur olmuş ihtiyaç sahiplerini ekonomik yönden güçlenmelerini sağlamak için canla başla çalışıyorum.
Organize Sanayi Bölgesinde son durum nedir ?
Şimdi ben göreve başlayalı 1 yıl oldu. Ondan önce 3 dönem TSO Başkanlığı yaptığım zaman OSBye programa aldıran o şekle getiren çalışmalar benim zamanımda olmuştur. Erdemir özelleştikten sonra ki Ereğlinin süreci 10 sene 15 sene önce gören benim, o gün isabetli bir görüş varmış ki bugün (Erdemire olan bağlılığımız ortadan kalkması lazım) .Bundan sonra kendi ekonomik alternatiflerimizi yaratmamız lazım,. Geleceğin umudu tek proje, en büyük proje Organize Sanayi Bölgesi. Neden ? Burada aşağı yukarı çok büyük bir yol alınmış. Bu alınmış olan yolda tüm parsellerimiz ben göreve geldikten sonra kim yatırım yapmadıysa gecikmiş yatırımı olan bütün yer sahiplerini tasviye ettik, rehabilitasyon, iyileştirme yaptık. Bütün bunların hepsi çıktıktan sonra yerine hemen orada çalışmaya başlayacak, kazmayı vuracak, inşaata başlayacak olan firmalar aldık. Bu şartlar doğrultusunda bütün parsellerimizi bitirdik, tamamladık. Boş parsel kalmadı. Daha önce 13-14 parselin boş olduğunu görmekteydik. Şimdi hiçbir parselimiz boş değil. Bir kere bu son derece sevindirici bir husus ama sadece işin bir bölümü. OSByi tahsis ettiniz olay bitti mi ? Bitmedi. Hangi işi yapacaksan, bize takvim ver diyerek,yer tahsisi yapan kişilerin son derece süratli hareket ederek sonuca çıkmasını sağlamaktayız. Yani bir an önce üretime geçip Ereğlide ki istihdam sorunlarını çözsünler.Burada bu rakamlara da onun için girdim,ilk etapta 1500-2000 işçi çalışır. Daha sonra da inşallah artarak gide. Bizler bunun için mücadele ediyoruz. Ereğlinin geleceğinin teminatı almak için uğraş veriyoruz. Bundan tabide bir şey yok. Ama gelinen nokta son derece olumlu. Allaha şükür hiç olumsuz gördüğümüz en ufak bir şey yok. İnşallah gelecek günler bizim olacak.
Özellikle Batı Karadenizdeki meslek kuruluşları, Kalkınma Ajansları ve BAKKA gibi örgütlerle ilişkileriniz nedir.? Projeleriniz var mı ?
BAKKA ile geçtiğimiz hafta içerisinde Zonguldak Valisi Ali Kaban Başkanlığında bir toplantı yaptık, Bakkanın prensipleri ve projeleri tamamen yatırımcıya yönelik ne kadar küçük ve orta ölçekli yatırımcı iş yapan arkadaşımız varsa bunlara yardımcı olmak. Zaten Hükümetinde burada son derece üzerinde durduğu bu. Bundan sonra ki dönemlerde küçük ve orta ölçekli sanayicilerin yatırımcıların destekleneceği görüşündeyiz. Bu da tabi ki bizi sevindirmekte.Bu ne manaya gelir? Sermayeyi tamamen tabana yaymak. Artık bu yelpazenin genişlemesi, gelecek olan sanayicilere yardımcı olmak ve daha sonra da büyümesini sağlamak. Bu noktada BAKKA başarılı bir grup. Biz ne kadar çalışması varsa hangi nokta da bizi istedilerse, hangi toplantıları varsa gidiyoruz, katılıyoruz ve bu konuda kendilerine destek veriyoruz.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Ereğlide bizim yaptığımız çalışmalar sonucunda bir tek eksik kaldığımız, ayağımızın sakat kalmasını sağlayan, sancı çektiren Erdemir var. Erdemir bu sancıyı ortadan kaldırırsa Ereğlinin önü mutluluklarla doludur..Ereğlinin geleceği tamamen sağlıklı sıhhatli bir geleceğe doğru yönelir. İlk önce Erdemirin Ereğliye yüzünü dönmemesi ortadan kalktı. Kalbinin yumuşaması lazım.Erdemir tekel konumunda olduğu için bu tekeli kırmak için bizim de çarelerimiz alternatiflerimiz var. Bunlar bitmiş değil. Ama biz bu çarelere ve alternatiflere başvurduğumuz zaman benim 45 senelik bir tecrübem var. Burada Erdemirin de mağdur olmamasını istiyoruz. Buradaki idareciler (Çok biliyoruz) pozisyonundalar. Halbuki çok biliyorum çok yanlışı da beraberinde getirir. Bunu da bilmek lazım. Bu yanlışlara düşmemeleri lazım. Ben karşılıklı diyalog derken bunların tartışılmasını istedim. Zaten sonuca çıkmadığınız bir konuyu tartışmışsınız hiç bir şey ifade etmez. Burada kan kaybı var. satışta,satın alma da, nakliyede. Bütün bunlar çözülmediği sürece,bizim halen diretmemizin sebebi tekel konumunda. Bu tekel kırılmaz mı ? Çok basit kırılır. Söylediğim bu.Neden ? İthalat vergileri kalkarsa ithalatın önü açılır. Limanımızla, tüccarımızla, sanayicimizle hemen aynı anda bir organize olup, hatta dışarıdan da destek alarak Kayseri, Konya , Gaziantep, İstanbul ve çevremizden destek alarak bu oluşumu sağlayarak, sağ duyulu ile karşılıklı alternatif yaratmak zorundayız. Eğer ben bu tekeli kırmayacağım bu işi ben belirlerim diyorsanız bu yanlışın karşısına bir doğru koymamız lazım.