Siyasi partiler vaatleriyle var olurlar ve seçmenlerden oy alırlar. Bu seçim genel seçim, işte aslında oy alma zamanı, partiler için bir anlamda hasadı toplama zamanı olarak görülüyor. Demokrasiler de her şey seçimle olması gerekir. Seçimle gelenler yine seçimle gitmeleri gerekir. İşte bütün siyasi partiler son dönemlerde açıkladıkları seçim vaatleriyle ya halktan takdir alacak ya da yine elleri boş kalacak. Herkesi bir birinin vaadini eleştire dursun. Halkın beklentileri ne doğrultuda biraz da ona bakmak lazım. Öncelikle partilerin kavgalarından ve siyasi gerginlikten öncelikle insanlarımız bıkmış o nedenle bu seçim döneminde çok fazla gerginlikten yana olan siyasi görüşler biraz daha az oy alacaklardır. Bunu neye dayanarak söylüyorum, insanlarımız artık gerçekten de mahallesinde ya da ilçesinde insanlarla bir arada huzur içerisinde yaşamaya devam etmek istiyor da ondan. Bulunduğu bölgenin gerçekten de huzurlu bir yer olmasını arzuluyor. Dostlukların zaten azaldığı bir dönemde bir de siyaset için insanlar birkaç tane dostunu da bir kenara itmek istemiyor. İşte bu nedenle bütün siyasi partilerin bu konuda bir kere topluma doğru bir görüntü vermesi gerekmektedir.
SİYASET İNSANLARA HİZMET ETME SANATIDIR
Siyasetin her geçen gün biraz daha heyecanlı olması gerekiyor. Ama nedendir bilemiyorum. İnsanlarımız da bu isteği, hevesi görmek gerçekten de zor. Eskiden olsa bir siyasetçi ya da bir makam ve mevki sahibi gördüğünde insanlar ona koşar uzaktan sarılır ya da sarılmak için mücadele ederlerdi. Ama maalesef günümüzde öyle olmuyor. Eğer ki normal hayatta insanlara bakış açısı çok önemli. Yani insanlar bana göre artık insanları makam ve mevkilerinden dolayı değil insanlığından dolayı sevip ya da sevmiyorlar. Gerçekten de bu dönem siyasette ne olacağını doğrusu kimse fazla kestiremiyor. Ak Parti de her dönem tahminler yapılırdı ve bu tahminlerin birçoğu da tutardı. Ama bu dönem onlar da çıtayı düşürdü. O zaman bu seçimler her şeye gebe. Doğrusunu söylemek gerekirse ben esas siyasetin içinde bulunduğu bu körelmenin nasıl kaybolacağını merak ediyorum. Aslında siyaset belki de yeni heyecanlar istiyor ama o heyecanı siyasete getirecek ya da yeni bir soluk getirecek bir lider belki de istiyor. Türkiyede kitleleri arkasından sürükleyecek yeni bir lider istiyor. İşte aslına bakarsanız bu seçim herkes için önemli ve tüm siyasi liderler için önemli bir fırsat. Ya oylarını arttırıp partilerin başında kalmaya devam edecekler. Ya da siyasi hayatlarını sonlandırıp en azından parti başkanlıklarını bırakacaklar. Ama nerede böyle demokratik düşünen liderler. Aslında bütün siyasi partiler için bu durum böyle olmalı. Ama maalesef bizler de böyle olmuyor. İşte bu da her seçim döneminde insanların siyasete ve siyasetçilere olan ilgisini azaltıyor.
Siyasetin geldiği nokta ortada. Siyaset insanlara hizmet etme sanatıdır. İlk başlayan insanların birçoğu eskiden bu işe öyle başlarlardı. Ama son yıllarda bu işin içine giren birçok insan gücü elinde bulundurmak ya da bulunduğundan daha güçlü olmak için bu işin içinde olmaya başladı. Onun için de bu durumdan siyaset kurtulabilir mi onu da yaşayarak göreceğiz. Herkes maalesef elinde bulundurduğu gücü başkasının üzerinde denemeye kalkıyor. Bunu zaman zaman dile getiriyorum. İnsanlar bulundukları makam ve mevkilerin büyüsüne kapılıp elindeki gücü kendi istek ve arzularına göre kullanmamalı. Her ne yaparsan yap yeter ki insanlığını kaybetmeyeceksin. Belki de durumun özeti bu. Elinde bulundurduğu gücü yerinde doğru kullanmalı. Kendisinin bir yerlere gelmesine vesile olan insanlara tepeden bakmamalı. İşte belki de böyle insanların siyasette bir yerlere gelmesini sağlayabilirsek belki de o zaman hem toplumun hem de siyasetin içeriği değişmiş olacak. O zaman da insanların siyasete bakış ve yaklaşımı tekrar normale dönmüş
