Ereğli’de, çıkarlar söz konusu olunca bir grup insanın rengi, çehresi, düşünceleri, sözleri velhasıl yüzleri değişti.
Ereğli küçük bir şehir. Küçük şehirlerde bölünmüşlük demek şehri yok etmek demektir. Büyükşehirlerde kimsenin kimseden haberi olmaz. Kimse kimsenin umurunda olmaz. Ama Ereğli her yönüyle küçük bir şehir. Bu şehirde birlik olmazsa, bu şehirde beraberlik olmazsa, Ereğli gelişme yolunda bir adım öteye gidemez. Ereğli’nin birliğe, beraberliğe, kardeşliğe ihtiyacı var. Ereğli’nin çakal sofralarında parsel parsel bölünmeye değil, bir bütün olarak büyümeye, gelişmeye ihtiyacı var. Bu şehir büyürse herkese yeter. Bu şehir gelişirse herkes gelişir. Bu şehir kalkınırsa herkes kalkınır, herkes kazanır. Ama birileri illa “Rabbena, hep bana” mantığıyla hareket etmeye devam ederse diyecek bir sözüm var. Şairin de dediği gibi “Aşağıdan, yukarıdan yolun sonu görünüyor.
Ereğli bir şehirden öte, bir aile gibi olmalıdır. Aile içinde yaşananlar aile içinde kalmalıdır. Şehrin kanaat önderleri bu mimval üzere hareket etmelidir. Kendi çıkarları için, koltuk sevdaları için kimsenin kimseyi karalama hakkı yoktur.
Ben de bu şehrin vatandaşıyım. Ben de Ereğli halkının içindeyim. Bana göre de halk; şehrin ‘doğru adımlar atılarak büyümesini, gelişmesini’ istiyor. Bana göre halk önce apartmanların, sonra da apartmanlar arasına dar ve kıvrım kıvrım yolların yapılmasını istemiyor. Bana göre halk trafik ve otopark sorununa geçici değil, kalıcı çözüm istiyor ve bekliyor.
Ereğli çok zaman kaybetti. Yıllardan beri siyasi çekişmelerin, kısır döngülerin, rant elde etmek isteyenlerin gölgesinde kaldı veya bırakıldı. Şehrin bazen durarak bazen ağır aksak ilerleyerek bugünlere gelişi seyredildi. Şimdi Zonguldak’a ve İlçelerine bir şeyler katmaya çalışan bir valimiz var. İnşallah bu şehirde yeteri kadar kalır ve Zonguldak’ta yapmak istediklerini gerçekleştirebilir.
Atalarımızın “Bir oğul hiç oğul, iki oğul eş oğul, üç oğul koç oğul’ sözlerinin manası gereğince bir olmalıyız, beraber olmalıyız, birlikte daha güçlü olmalıyız.
Ereğli’de, Belediye Başkanının her fırsatta dile getirdiği gibi ‘Bir olmalıyız, diri olmalıyız”ın yanında , başkalarına çamur atmaktan her tarafı çamura bulaşmış insanlara yer olmamalıdır. Yine bu şehirde siyasi kavgalara, çıkar kavgalarına, rantçılara yer olmamalıdır. Şehri hangi yönden, hangi açıdan geliştirebiliyorsak birlikte uğraş vererek o yönde çalışmalar yapmalıyız. Sanayi açısından gelişmeyi, turizm, eğitim, spor, ticaret gibi alanlara odaklanıp çalışmalıyız, çabalamalıyız. Rekabetimiz çıkar için değil, hizmet için olmalıdır. Aksi takdirde iki ileri, bir geri giderek menzile varmaya çalışırız. Vardığımızda diğerlerinin çok daha uzun yollar, uzun mesafeler kat etmiş olduğunu görürüz. İş işten geçmiş olur.
Esen kalın…